Unutmadan Söylemeliyim

2018-01-10

2018 REÇETESİ

2018 REÇETESİ

Sabah uyanınca en sevdiğin müziği aç. En sevdiğin müzik her gün değişsin.
Kahvaltısız güne başlama.
Esnafa günaydın de. Esnafa günaydın diyebileceğin bir yerde yaşa.
İşini severek yapmaya çalışma. Kendini sevdiğin için işini iyi yap. Hepimiz sevdiği işi yapacak kadar şanslı olmayabiliriz, bunu kabullen.
Herkesle iyi anlaşmaya çalışma. En doğru kişi olma.
Hatalarını kabul et. Kendine yalan söyleme.
Kendini öv. Kendini, kendine öv.
Etrafında sürekli kendini/çocuğunu/anne-babasını öven varsa, gülümseyerek karşıla. Bırak tatmin olsun. Düştüğü komik durumu aklında tut, ibret al.
Sana hoşuna gitmeyecek bir şeyler söylendiğinde ya orada cevabını ver ya da sonsuza kadar bu konuyu aklından çıkar. Eve gelip de “Nasıl böyle konuşur?” diye hayıflanma.
Söyleyeceklerin karşındakinin hoşuna gitmeyecekse, söyleme.
Astsan, üstünün söylediklerine “Tabii efendim” demeyi huy edinme. Üstsen, astının sana karşı çıkmasına izin ver. İlerlemenin yolunu aç.
İşyerinde yazdığın her e-maili “sevgiler” ile bitir.
Egonu bir kenara bırak artık.
Çayını, kahveni günün seni en iyi hissettirecek unsuru olarak düşün. Mutluluğu kolaylaştır.


pencereden manzara

Arabesk dinle. Böğründen söyle, kederini at.
Planlı ol. Ne zaman ne yapacağını bil. Anlık değişikliklere de açık ol.
Vazgeçmek bir tercihtir, buna canını sıkma. Vazgeçmeyi bil.
Kibar ol.
Bas küfrü.
“Nasılsın?” diye sorduğunda cevabı dinle.
“Nasılsın?” diye sorulduğunda “İyiyim” diye gerçekten söyle.
Kötü olmayı zayıflık zannetme. İyileşmeye çalışmamak ile baş etmeye çalış.
Bir sorun varsa; çözmeye odaklan, saklamaya değil.
Hassas ol. Duygularını çöpe atma.
Denizi izle.
Her şeyi sadece sen bilmiyorsun. Başkalarından öğrenmeye açık ol.
Bulunduğun mesleki konumu karakterinin üzerine koyma.
Yavaşla.
Gündemi yakından takip et. Magazin de izle.
Doğum gününü çılgınca kutla.
Fotoğraf çektirirken rol yap.
Instagram story’lerinde şov yap.
Başkalarını takdir et.
Korkun hayatını kısıtlıyorsa onun üzerine git ve çöz. Ama basit seviyedeyse, kork gitsin.
Evlenmek istiyorsan, evlen. Evlilikten uzak durmak istiyorsan, uzak dur.
Kimseye evlen deme. Kimseye evlenme deme.
Kimseye çocuk ne zaman diye sorma.
Müzik duyarsan kendini ritme kaptır. Sokağın ortasında da olsan...
Küçük bir çocuk görürsen onunla iletişim kur.
Bağırarak, makamıyla şarkı söyle. Sesin kötü de olsa söyle.
Olumsuzlukları kabul et.
Affet. Başkalarını ve kendini.
Her zaman gülemiyoruz, her zaman da ağlayamıyoruz. İkisiyle beraber yuvarlanıp gideceğiz. Bunu unutma.
Sevgiler!

2018-01-04

Dijital Şiddet!

Dijital Şiddet!

selfie

Yeni bir şiddet türü ortaya çıkıyor. Aslında pek yeni de sayılmaz. Dijital çağ başladığından, özellikle sosyal medya yaygınlaştığından beri bu şiddet vardı. Ama çok az dile getirildi. Bunda şiddeti uygulayan kişilerden çekinmenin etkisi büyük.

Masum gibi görünen şiddetlerden bazıları:
  • Kiminle arkadaş olup olamayacağınızın söylenmesi: Size, kiminle arkadaş olup olamayacağınızı söylüyorsa, bazı arkadaşlarınızı silmenizi talep ediyorsa veya direk kendisi siliyorsa bu bir dijital şiddettir. Çiftler arasında yaygındır. Sıkıntının oluştuğu platformlar: Telefon rehberi, facebook, instagram, hatta LinkedIn...

  • Sosyal medya hesabına ortak olmak istemesi: En rahatsız edici şiddettir. Sosyal medya şifrenizi isteme veya çalma yolları bulması; bunun sonucunda hesaplarınızı kullanmak istemesi bir diğer dijital şiddettir. Söylemeye gerek yok, birbirine güven problemi yaşayan çiftler arasında yaygındır. Ortak kullanılan hesapları bundan hariç tutabiliriz. Sıkıntının oluştuğu platformlar: facebook, instagram, twitter... 

  • Sürekli mesaj atılması veya arama yapılması: En itici dijital şiddettir. Karşılık vermediğinizde aranmaların ve mesajların daha da artması rahatsız edici bir tacizdir. Sıkıntının oluştuğu platformlar: telefon, sms, whatsapp, .... 

  • İstenmeyen şeylerin paylaşılması: Hoşunuza gitmeyecek veya sizi utandıracak şeylerin paylaşılması. Mesela çirkin çıktığınız bir fotoğrafınızın uyarmanıza rağmen paylaşılması ve etiketlenmeniz. Veya özelde mesajlaşmak, konuşmak varken direk duvarınıza tuhaf şeyler yazılması. Sadece arkadaşlarınız değil Facebook'u yeni keşfeden göbekli dayınız veya sürekli Mevlana'nın sözlerini paylaşan teyzeniz de bunu yapabilir. 

  • Telefonunuzun karıştırılması: Sizi kontrol etmek için arama, mesaj ve fotoğraflarınıza bakılması. Sizden sürekli konumunuzun gönderilmesini istenmesi birer dijital şiddettir.

dijital şiddet

Dijital şiddetin eş, dost, akraba, sevgili bahanesiyle sizlere uygulanmasına izin vermeyin.
Bunların yapılmasıyla bu bağların kuvvetlendiği görülmemiştir.


2018-01-03

BEBEK MAMALARI, SÜTTE VE SÜT ÜRÜNLERİNDE Kİ MELAMİN TEHLİKESİ

BEBEK MAMALARI, SÜTTE VE SÜT ÜRÜNLERİNDE Kİ MELAMİN TEHLİKESİ

melamin ne
Son yıllarda bir çok tartışmalara sebep olan Melamin hakkında bilgi sahibi olmakta fayda var diye düşündüm. Uzun zamandır artık ne yemeliyiz ne yememeliyiz, hangi üründe ne katkı var, etkileri nelerdir, ne yapmalıyız muamması içindeyiz. Bu yüzden de tedbirimizi almakta fayda var.

Peki son yıllarda sürekli tartışılan Melamin Nedir?
Melamin kapların üretiminde kullanılan endüstriyel kimyasal yani Petrol türevi bir maddedir. Bunun dışında Mutfak dolaplarında da kullanılır.Organik bileşik, plastik madde üretiminde endüstriyel kimyasal maddedir. Formaldehit ile birleştiğinde ısı ile sertleşir. Melamin % 66 oranında azot içerir.
Formül: C3H6N6
Erime noktası: 345 °C
Molar kütle: 126,12 g/mol
Yoğunluk: 1,57 g/cm³
IUPAC numarası: 1,3,5-Triazine-2,4,6-triamine
İçinde çözündüğü madde: Su
Süt içindeki en önemli besin maddeleri protein, yağ ve toplam kuru maddedir. Protein miktarının hesaplanmasında ise en önemli olan Nitrojen hesaplamasıdır. NH2 melamin içinde çok fazla miktarda bulunmaktadır. Süt maliyetleri ile kıyas edildiği vakit süt içine Melamin eklendiğinde (Canlılar açısından çok tehlikelidir. Kanserojen maddedir) avantajlıdır. Süte benzerliğinden dolayı duyusal olarak analiz edilemezler. Son zamanlarda protein ihtiva eden her şeyde melamin bulunabilmektedir. (Protein içeriğini ayarlamak için).
formül melamin

Biraz katılmasında sorun bunun neresinde derseniz?
Melamin biraz fazla katıldığında sütteki proteini olduğundan yüksek göstermeye yarar: Yani bu bir hile aracıdır. 2008 yılında gazetelerde okumuşsunuzdur, Çin’de 3 bin civarında çocuk melamin katılmış süt tozundan hastalandı ve 6′sı öldü. Ve sonrasında, Çin’de yine 103 ton melamin katılmış süt tozu yakalandı ve Amerika süt tozu ithalatını bu ülkeden durdurdu. Raflardan ürünleri toplatıldı.
Biz ise ne yaptık dersiniz? Çin’le ticaret koşulları anlaşması imzaladık ve aynı tarihlerde de süt tozu ithalatına izin verdik…!
Süt tozu hangi ülkeden ithal edilirse edilsin içindeki melamin miktarı en az kiloda 2 miligram olacaktır. İki ile iki dört eder…!
Şunu unutmayalım ki Gerçek gıda “Çiğ Süt” tür. Çiğ sütten yapılmamış yoğurt, çiğ sütten yapılmamış tereyağı…Bunlar gerçek gıda olmayacaktır, eksik gıda olacaktır. Süt tozu, en hakiki haliyle bile eksik kalırken, melamin katkısı ile “zehir”e dönüşmektedir.
Yine Melamin; 2007-2008 yılarında 4 ayaklı minik dostlarımızın (Kedi ve Köpekler) aniden ölümleri sonucu, gelen mamaların ülke menşeilerine bakıldığından mamaların Çin den geldiği fark edildi. Farklı ülkeler Çin den bu konuda araştırma yapmalarını istediler.
Yine Melamin; Bebek mamalarına 1 mg melamin bulaşabilir” konusu tartışma yarattı. Bakanlığın Gıda Kodeksi Bulaşanlar Yönetmeliği’ne “Bebek mamalarına 1 mg melamin bulaşabilir” eki tartışma yarattı.
tabaklar
19 Aralık 2012’de Resmi Gazete’de yayınlanan yönetmeliğe göre, “Gıdaların 1 kilogramında maksimum 2,5 mg ve bebek formüllerinin toz halde olanlarının 1 kilosunda maksimum 1 mg olmak üzere melamin bulunabileceğine” karar verildi. Bu yeni yönetmelikle limit getirilmiş oldu. Bakanlık ayrıca bebek mamalarında hiçbir bulaşığın olmadığını da eklerken, “1 mg altındaki melamini kabul ediyoruz ama zaten hiç olmaması gerekiyor” dedi. Bakanlıktan edinilen bilgiye göre, yönetmelikteki limitler Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi’nin (EFSA) belirlediği bir standart. Uzmanlar ise EFSA’nın belirlediği standartlara değer verilmemesi gerektiğini belirterek, 1 mg melaminin çocuk sağlığını etkileyebilecek bir ölçü olduğunu kaydetti ve “EFSA endüstriyle iç içe geçmiş bir kurum. Limitlerinin bağlayıcılığı da yok” dedi.
Melaminin İnsan Vücuduna Ne Gibi Zararları Vardır?
Melamin özellikle küçük çocuklarda ve devamlı alınımı olursa büyüklerde böbreklerde ciddi sorunlara yol açabilir. Kreatinin seviyesinin çok yüksek olması böbreklerde sorun olduğu anlamına gelir. Bu madde böbreklerde böbrek taşı oluşumuna sebep olur. Böylece böbrek rahatsızlığı, tansiyon artışı, ilerleyen süreçlerde diğer organlarda farklı rahatsızlıklara da neden olacağı tıp otoritelerince açıklanmıştır.
Melamin Zehirlenmesi Nasıl Anlaşılır?
Huzursuzluk, idrarda kan görülmesi, çok az veya hiç denecek kadar idrara çıkma böbrek enfeksiyonlarının bulguları yüksek kan basıncı olarak kendini gösterir.
Sanırım bebeklerimiz ve kendimiz konusunda en çok güvenebileceğimiz kişi kendimiz olmalıyız. Her zaman, kullandığımız ürünlerin içine katılanları öğrenelim ve etiketlerdeki içerikleri mutlaka okuyalım ve takip edelim. Yasal düzenlemeler ve denetimler talep etmek bizim hakkımız olduğu gibi düzenlenmesini de talep edelim. Satılan her ,ürün olmazsa olmaz değildir, bilmeliyiz ki bunlar pazarlama strateji ve dipsiz bir kuyudur. Bu yüzden eskilerin de yaptığı gibi kendi ürünlerimizi kendimizin yapması ve çok gerekli olmayan ürünleri tüketmeyerek önlem alabiliriz. Bebeklerimize mümkün olduğunca sık ve uzun süre anne sütü vererek, mecbur değilsek bebek formülleriyle hiç tanışmamalarını sağlayalım. Melamin konusunda endişeleniyorsanız, Melamin çocuk tabaklarından, bardaklarından da uzak duralım bunların üretiminde ayrıca formaldehit de kullanıldığını belirtmiştim. Melamin tabakların içlerine asitli gıdalar koymayalım. Bunların içindeki yiyecek-içecekleri mikrodalga fırında ısıtmayalım. Kahvenize bir krema atarken ya da isimleri daha önceden açıklanmış firmaların (ithal ürün getiren) süt ve ürünlerini tüketirken dikkat edelim.
Bir süt ya da süt ürününün içeriğinde süt tozu olup olmadığı üzerinde yazmamaktadır. Bu eksiğin giderilmesine yönelik 
Çiğ Süt Üreticilerinin başlatmış olduğu bir kampanya var. Siz de katılın.
174’ü arayın ve tercih ettiğiniz markanın süt ürününde, örneğin yoğurdun'da, süt tozu kullanıp kullanmadığını öğrenmek istediğinizi iletin. Bakalım ne cevap gelecek!
Hoşça Dostça ve Sevgi ile Kalın.
Arzu BOYACI

2017-12-23

Bilgisayar Bilimcisi Gözüyle Kripto Para ve Yatırımcıya “Tavsiye”ler..

Bilgisayar Bilimcisi Gözüyle Kripto Para ve Yatırımcıya “Tavsiye”ler..

bitcoin

Bitcoin çıldırmış. Zirveden zirveye koşuyor. Bir yıl içinde bir adet Bitcoin’in fiyatı bin dolardan 19 bin dolara çıktı.
Dünyadaki borsalar da coştu. Bitcoin ile aynı derecede değilse de zirvelere ulaşıyorlar. Trump, “Ben seçildikten sonra ABD borsası 49 defa rekor kırdı” diye bas bas bağırıyor.
Karl Marx çok eskiden bu olayları anlatmıştı: Kapitalist sistemde kâr oranlarının düşme eğilimi var. Kâr oranları düşünce sermayedarların birbirinden çalma, spekülasyon yapma eğilimleri daha güçlü olur. Yani artı değer üret(tir)mek yerine artı değer çalmak daha tatlı olmaya başlar.
Bu yüzden borsa, emlak ve saire balonları büyük krizlerin habercisidir. Kripto para balonları da.
Tabii ki krizin zamanı hiçbir zaman önceden bilinmez. Kriz bilindiği anda bütün spekülatörler satış için çırpınmaya başlar ve bu da krizin kendisi olur.
Yeni kripto paralarının bir şekilde kapitalist sisteme meydan okuduğu ya da alternatif oluşturduğu iddiaları var ortada. Satoshi Nakamoto takma ismini kullanıp Bitcoin’i icat eden insan (yada insanlar), 2008 finansal krizdeki merkez bankaların rolünden bahsetti(ler). Nakamoto’ya göre güvenilmez merkez bankaları yerine başka bir sistem gerekiyor.
Öte yandan bir başka kesim ise “özgür yazılım” ve “açık teknoloji” argümanlarını kullanarak Bitcoin ve diğer kripto paraların devlet karşıtı niteliklerine vurgu yapıyor. Kripto paraların kapitalist sistemi yıkmadan ona alternatif olacak yeni bir piyasa yarattığı öne sürülüyor.
Kripto para nasıl çalışır?
bitcoin
Önce kripto paraların nasıl çalıştığına bakalım. 
Bitcoin ve diğer kripto paralar ilginç bir teknoloji kullanıyorlar. Sisteme göre her para birimi büyük ve tek bir sayıdır. Bu sayılar ve sahiplerinin kaydı genel ve açık bir defterde tutuluyor. Para birimlerin kayıtlarının tutulduğu defterindeki imzalar birer matematiksel problemin çözümü olan sayılar. Bu çözümler çok zor bulunan ama kolayca doğrulanabilen sayılardır.
Bu tür bir problem için örnek verelim. Çok büyük iki sayı düşünün, diyelim 500 haneli sayılar. Bu iki sayıyı birbiriyle çarp ve çıkan sayıyı yayınla. Artık problemi sorabiliriz: Çarpımları bu sonucu veren bu iki sayı nedir? Böyle bir problemin çözümü için çok vakit gerekiyor; hızlı bir yöntem bilinmiyor. Ancak problemin çözümünü bulduktan sonra sonucun doğruluğunu kontrol etmek çok kolay.  Sadece ortaya çıkan iki sayının çarpımını alıp büyük rakama eşit olup olmadığını bakmak yeterli.
Kripto paralarda kullanılan problemler bundan farklı ancak prensip aynı. 
Kripto paraların değerli olabilmesi için kopyalanamamaları lazım. Yani bir para sahibi parasını başkasına aktarırken, inkâr edilemez ve tekrarlanmaz bir transfer yapabilmeli. Sadece sayı oldukları için eğer bir kontrol mekanizması yoksa para birimleri rahatça kopyalanabilir. Geleneksel paralar için merkez bankalarının tuttuğu kayıtlar da aynı rolü oynuyor.  Bir bankadan çıkan para başka bankaya girer. Aynı para iki ayrı bankaya gönderilemez. Hesapları merkez bankası tutar. Kripto paraları için bir merkez bankası yok. Onun yerine Bitcoin piyasasında yer alan her oyuncu tarih boyunca olmuş olan bütün transferlerin kayıtlarını tutuyor, yani her oyuncu merkezi defterin bir kopyası tutuyor. Her transfer bütün oyunculara ilan ediliyor, oyuncular bunları doğrulamak için problemi çözüp şifre üretiyorlar; harcadıkları çaba için belli bir miktar Bitcoin’e sahip oluyorlar. Bu oyunculara “madenci” deniyor. Bütün sistemin güvenliği oyuncular arasındaki çoğunluktan tek bir ortak kaydının oluşmasından kaynaklanıyor. Böylece merkezi bir otorite olmadan para transferlerinin inkar edilemez ve tekrarlanamaz olması sağlanıyor. 
bitcoin
Blockchain teknolojileri
Bu tekniğin ismi Blockchain. Blockchain teknolojisi ilginç. Artık para dışında başka kullanımlara da hazırlanıyor. Gayri merkezci olmayan "dağıtık" (distributed) bir ortak veri tabanı oluşuyor. Veri tabanının güvenliği ve konsensüsü bir tür kripto imza teknolojisiyle sağlanıyor. Örneğin inkâr edilemez ticari sözleşmeler için Blockchain kullanılması planlanıyor.
Dağıtık veri tabanlarının başka bir örneği olan “Git” gibi uygulamalar toplumda rekabet değil, paylaşıma yardımcı olabilir. Git, yazılım geliştirilmesindeki işbirliği için kullanılan bir yazılım. Blockchain’de olduğu gibi her oyuncu bütün veri tabanını tutuyor. Yazılımcılar yazılımı değiştirdikçe bütün değişimleri birbiriyle paylaşıyorlar. Paylaşılan verilerin tutarlılığı kripto teknikleri kullanılarak sağlanıyor. Bu yöntemle binlerce kişi uyum içinde aynı program üzerinde çalışabiliyorlar, etkin bir işbirliği yapabiliyorlar. Linux Kernel ile başlayan bu yöntem artık dünyadaki yazılım geliştiricilerinin yüzde 40’ı tarafından kullanılıyor. 

Bitcoin çevre felaketi

Ancak Bitcoin’in Blockchaininde bu eşgüdüme yönelik çözümden farkı bir güven meselesi var. Blockchain tabanlı kripto paralar altında yatan mantık güvene değil güvensizliğe dayanıyor. Blockchain’de “Proof Of Work” kavramı yani bilgisayarlarda zor iş yaparak kayıtların oluşturulması sahtekârlığı fazla pahalı hale getiriyor. Sahte iş yapmak isteyenler piyasada çoğunluk olacak kadar oyuncu yaratıp bütün işlerini yapmak zorundalar. Astarı yüzünden pahalı olur, değmez. Sistemin güvenliği bu nokta üzerinden sağlanıyor. 
Ancak bu yöntem Satoshi Nakamoto’nun işin başında iddia ettiği gibi ucuz olmuyor. Bitcoin madenlerinde on binlerce, yüzbinlerce özel yapım madencilik bilgisayarları kullanılıyor. Bunlar inanılmaz miktarda elektrik tüketiyorlar. Şu anda sadece Bitcoin üretimde kullanılan elektrik olan İrlanda Cumhuriyeti’nin toplam elektrik tüketimden fazla. Aslında 159 ülke Bitcoin üretiminden daha az elektrik tüketiyor. Bitcoin fiyatı arttıkça daha güçlü daha büyük madenler kurulacak. Bitcoin algoritması gereği madencilik için kullanılan bilgisayarın gücü arttıkça, bir Bitcoin üretmek için (ya da bir transfer gerçekleştirmek için) kullanılan elektrik miktarı giderek artıyor. Aynı tempoyla bu işlere devam edilirse bir kaç sene sonra dünyanın elektrik üretimin hepsi Bitcoin madencilikte kullanılacak. Bitcoin madenleri ya elektriğin ucuz (ve kirli) olduğu Çin gibi ülkelerde ya da bilgisayarların soğutulmasının kolay olduğu İzlanda gibi ülkelerde yoğunlaşıyor.
Yani Bitcoin bir çevre felaketidir.
Bu inanılmaz enerji israfı Bitcoin altında yatan birbirine güvenmeyen eşit oyuncular mantığına bağlı. Bize “İyi, Kötü, Çirkin” filminin son sahnesini hatırlatıyor. Oyuncular birbirine vurmaya çalışıyorlar ama ellerindekiler tabanca değil, termik santral. Güvensizlik esastır ve geliştirilen teknolojinin esas niteliği bu güvensizlikten kaynaklanıyor. 

Çözüm “zenginlere güvenmek” mi?

Bitcoin tipi Blockchain’lerin enerji sorununu çözmek için yeni önerilen bir Blockchain tipi var. Etherium blockchain bu yeni sisteme geçiyor.  “Proof of Work” (yani zor iş yaparak transferleri doğrulamak) yerine “Proof Of Stake” kullanıyorlar. Bu çok daha ucuz bir yöntem. Harcanan boş emeğe güvenmek yerine piyasada en fazla kripto paraya sahip olan zenginlere güveneceğiz. İngilizcede “Trust the rich, what could possibly go wrong?” Türkçesi “Zenginlere güvenin, ne kadar kötü olabilir ki?” Bizim gibi zengin olmayanlara bu iddia fazla ikna edici gelmeyebilir.
Kripto paralar ile kapitalist sistemden kaçış yok. Bitcoin madenleri sermayedarların elinde. Şimdi Chicago Mercantile Exchange borsasında Bitcoin Futures piyasada alınıp satılıyor. Resmiyet geldi ve yine zenginler ağırlıklarını koyacaklar.

Bitcoin gerçekten para mı?

Para olarak kullanılabilen şey paradır. Yani bir şey, onunla kolayca alışveriş yapabildiğiniz ölçüde paradır. Bu nitelik iki yoldan sağlanabilir. Birincisi eski yöntem; kullanım değeri de olan bir şeyin alışverişlerde değişim amacıyla da kullanılması. Mal para da denilen bu sistemde en çok kullanılan şeyler değerli madenler, altın ve gümüş oldu. İkincisi kağıt para, banknot sistemidir. Günümüzde yaygın geçerliliği bu yöntemde bir devlet, özel basılmış bazı kağıtların alışverişlerde değişim aracı olarak kabul edilmesini sağlamasıdır. Kapitalist sistem içinde bu iki şeyden yoksun olan para er ya da geç para olmaktan çıkar. Örneğin Zimbabwe devleti kendi parasına sahip çıkamadığı için Zimbabwe’nin kendi parası artık yok. 2009 yılında 100 trilyon Zimbabwe doları ile bir ekmek bile alınamayacak duruma geldikten sonra Zimbabwe doları tedavülden kaldırıldı.
Yaratılan ve fiyatı fırlayan kağıt parçaları hem 1929 hem 2008 finansal krizlerinde rol oynadılar. Merak edenler için John Kenneth Galbraith’in yazdığı “Büyük Kriz 1929” kitabını tavsiye ederim.[i]Goldman Sachs’un yarattığı yatırım fonlarına yatırım yapan yatırım fonlarının hisselerinin yükselişini (ve nihai olarak çökmesini) çok güzel anlatıyor. Evet, aynı bildiğiniz Goldman Sachs hem 1929 hem 2008 yılında benzer bir rol oynuyordu.
Ve sebep değil ama hastalığın en belirgin semptomu finansal balonlardır.

Bitcoin’den para kazanalım mı?

Kripto paralarının devletin gücüne ya da altın gibi somut bir kullanım değerine bağlı olmadıkları için sadece ve sadece bir "Ponzi" Scheme'in hisseleri gibi. Türkçe'de "saadet zinciri" deniyor. Bir Ponzi Scheme'de eski yatırımcıların kârları yeni yatırımcıların paralarıyla sağlanıyor. Scheme büyümeye devam ettikçe herkes kârlı çıkıyor. Büyümenin hızı bile düşerse felaket oluyor. Bebeği ellerinde son tutanlar, yani en son giren yatırımcılar her şeylerini kaybediyorlar. 1980'lerin yarattığı bankerzedeler gibi. 
Para kazanan da oluyor tabii. Bulgaristan devleti mafyanın elindeki önemli bir miktar Bitcoin’e el koydu. Hızlı yükselen Bitcoin dolar fiyatıyla el konulan Bitcoinlerin değeri Bulgaristan devletinin toplam birikmiş borcunun %25’ine eşit. Şimdi, Bitcoin fiyatında korkunç bir düşüş yaratmadan satabilirlerse tabii.[ii]
Hayaller arkasında bir gerçek var; para kazananlar piyasaya giren yeni yatırımcılardan para kazanıyorlar. Bitcoin madenleri değer üretmiyorlar. Değeri (ve çevreyi) yok ediyorlar. Ponzi’den memnun kalan erken çıkan yatırımcılar vardı. Ponzi’nin kendisi uzun yıllar hapiste kaldı. Yine Ponzi hapisteyken hayal kuran yatırımcılar paralarını Ponzi’nin eline vermeye çalışıyorlardı.

Kripto hayallerinin tehlikeleri

Bu makalenin ilhamı internette dolaşan web sitesi sahiplerine yönelik şu çağrı:
“Sitenize eklenecek küçük bir Javascript kod parçacığıyla ziyaretçileriniz bu kolektif topluluğa katılıp Monero üretimine katkıda bulunabilirler. Ziyaretçilerin bu aşamada bir kaybı veya kazancı olmayacaktır. Site sahibi olarak elde edilen gelirin %70'ini Monero şeklinde alacak, dilerseniz bunu gerçek paraya çevirebileceksiniz.”
Monero kripto paralardan biridir. Önerilen uygulama, web sitenizi ziyaret edenlerin bilgisayarlarının gücünü (ve elektriklerini) kullanarak kripto para madenciliği yapmak. Hem de sol web sitelerine öneriliyor. 
Böyle bir şey yapmak hırsızlıktır. Web sitesi ziyaretçisinin elektriği habersizce kullanılıyor ve bundan elde edilen gelir site sahibine kalıyor. Hırsızlık olduğu için ahlaksızdır. Üstelik “hırsızlık” işe yaramayacaktır. Bu küçük hırsızlık mega kripto para fabrikalarıyla rekabet edemez.

Türkiye’nin de yatay parası var

Devletten bağımsız üretilen para illa ilerici bir şey değildir. Türkiye'de uzun süre önce üretilen ve kullanılan böyle bir yatay para var; çek-senet. Bir çek/senet yazan biri para yaratıyor. Bu kağıt, para gibi dolaşıyor. Kitap dağıtımcısı yayınevine 6 aylık bir senet veriyor, yayınevi bu senedi matbaaya, matbaa kâğıtçıya… Senet dolaşan bir para oluyor.. Merkez Bankası bu paranın yaratılmasını ve  miktarını tam olarak kontrol edemiyor. Bu para ve devletin parası arasında bir ilişki var ama bu ilişki her zaman bire bir değil. Devlet bu paranın arkasında tam etkin bir şekilde durmadığından başka bir güç bu rolü üstleniyor; Çek-senet mafyası. Gayri resmi para için gayri resmi emniyet güçleri.
Kripto paraların devletten bağımsızlıkları, çek-senedin bağımsızlığından çok farklı bir şey değil. Tahminen ya mevcut devletler bu paralara sahip çıkacak ya da gayri resmi güçler; aksi halde bu paralar yok olacak.

Oyuncak parası

Bitcoin’in spekülatif balonu yüzünden her gün yeni kripto paralar mantar gibi ortaya çıkıyor. Onlardan biri Walt Disney şirketi tarafından oluşturuldu. İsmi Dragonchain[iii]. Yani bugün Rupert Murdoch'un "eğlence" imparatoluğunu 60+ milyar dolara satın alan Disney kripto para da kuruyor.
İngiltere'de eskiden çocuklara verilen ucuz ve dakik olmayan kol saatlere üzerindeki resimler yüzünden Mickey Mouse saatleri derdik. Ondan sonra kalitesiz, ömrü uzun olmayacak olan her ürün için İngilizcede "Mickey Mouse" lafı kullanılmaya başlandı.
İşte kapitalizmin bize son getirdiği yenilik (Walt Disney şirketi aracıyla): "Mickey Mouse" para.

Yatırımcıya tavsiye

Kişisel ve ahlaki nitelikli bir tavsiye verebilirim: Kripto paradan şimdiye kadar kâr ettiysen piyasaya yeni girenlere kripto paralarını sat ve elde ettiğin gerçek parayı istediğin hayır işleri için kullan. Bence şu sıralar "çok para kazanacağım" diye düşünerek bu piyasaya giriş yapanlar çok zeki olmayan bir karar veriyorlar ya da iktisadi bir terimle söylersek çok risk severler. 
Özel olarak bildiğim bir şey yok. Ama bana sorarsanız bu saatten sonra kripto paradan uzak durmak lazım. Para senin, karar senin.
BM FAO (Yemek ve Tarım Örgütü) verilerine göre dünyada nüfusun onda biri hasta olacak düzeyde aç. İnsanlığın, dünyanın, doğanın, çevrenin kurtuluşu piyasa, güvensizlik ve rekabete değil; dayanışmaya, paranın yok edilebileceği bir sistemin kurulmasına bağlı.
Chris Stephenson

2017-12-21

ÇÖLYAK GÜNCELERİ - 2

ÇÖLYAK GÜNCELERİ - 2

gluten free


Bu sefer biraz da damak zevkimiz yerine gelsin dedim ve kendi hazırladığım bir kaç tarifimden size derleme yaptım. Umarım hoşunuza gider ve keyifle yersiniz...

glutensiz krep

GLUTENSİZ KREP;
Malzemeler;
2 Yumurta
1 çay kaşığı kaya tuzu
1 çay kaşığı şeker ( isteğe bağlı )
100 gr ( 1 su bardağı ) Glutensiz Söke Un
200 ml ( 1 su bardağı ) süt
Yapılışı;
Yumurta, süt,tuz ve şekeri 1 dakika çırpın ve unu ilave edip 3 dakika daha çırpın. Daha sonra orta ateşte hafif yağlanmış teflon tavaya ince tabaka halinde dökün. Tavayı hareket ettirerek hamurun tamamen yayılmasını sağlayın. Üzerinde kabarcık oluşunca yada kenarı hafif kıvrılınca ters çevirip diğer tarafı da pişirin. Her bir krep için tavayı tekrar yağlayın.


limonlu kek

LİMONLU KALP KEK
Malzemeler;
2 yumurta
1 çay bardağı şeker
1/2 çorba kaşığı sızma zeytinyağı
1 + 1/2 çorba kaşığı Sinangil glutensiz un
1 çorba kaşığı glutensiz pirinç unu
75 gr süt
2,5 adet limon
1 paket kabartma tozu
1 paket vanilin
Yapılışı;
Yumurta ile şekeri iyice çırpın. Sonra zeytinyağı ekleyip çırpın. Ardından sütü ilave edip çırpın ve glutensiz ununuzu ve pirinç ununuzu eleyerek içine ilave edin. 2 dk çırptıktan sonra vanilya ve kabartma tozunu ilave edip iyice çırpın. Yağlanmış kalıba döküp önceden ısıtılmış fırında 180 derece de 30 dk pişirin. Benim gibi gazlı fırında yapıyorsanız 20-25 dk sonra kontrol edin çünkü çabuk pişiyor.
Not: İsteğe bağlı 2,5 limonu sıkın ve suyuna aldığı kadar pudra şekeri (ben şekeri blender dan geçirip kullanıyorum) ilave edin. İyice şekeri yedirdikten sonra fırından çıkan sıcak kekin üzerine dökün ve soğumaya bırakın.

kakaolu kek

KAKAOLU KALP KEK
Malzemeler;
2 yumurta
7 çorba kaşığı şeker
7 çorba kaşığı sızma zeytinyağı
7 çorba kaşığı sinangil glutensiz un
7 çorba kaşığı glutensiz pirinç unu
15 çorba kaşığı süt
2 çorba kaşığı Nestle glutensiz kakaolu
1 paket kabartma tozu
1 paket vanilin
Yapılışı;
Yumurta ile şekeri iyice çırpın. Sonra zeytinyağı ekleyip çırpın. Ardından sütü ilave edip çırpın ve glutensiz ununuzu, kakaolu ve pirinç ununuzu eleyerek içine ilave edin. 2 dk çırptıktan sonra vanilya ve kabartma tozunu ilave edip iyice çırpın. Yağlanmış kalıba döküp önceden ısıtılmış fırında 180 derece de 30 dk pişirin. Benim gibi gazlı fırında yapıyorsanız 20-25 dk sonra kontrol edin çünkü çabuk pişiyor.

doğumgünü pastası

VANİLYALI DOĞUM GÜNÜ PASTASI
Pasta Keki Malzemeler;
7-8 yemek kaşığı glutensiz un
2 yumurta
1 su bardağı şeker
1 su bardağı süt (Ben pınarın yeni proteinli vanilyalı laktozsuz sütünü kullandım )
1 paket vanilya
1 paket kabartma tozu
2 yemek kaşığı kakao ( ben bunun yerine 1 ölçek keçiboynuzu tozu koydum, Kakao içinde nestle’nin glutensiz kakaosunu kullanabilirsiniz.)
1/2 su bardağı zeytinyağı
Yapılışı;
Yumurta ile şekeri iyice çırpın. Sonra zeytinyağı ekleyip çırpın. Ardından sütü ilave edip çırpın ve glutensiz ununuzu eleyerek içine ilave edin. 2 dk çırptıktan sonra keçiboynuzunu (veya kakao) vanilya ve kabartma tozunu ilave edip iyice çırpın. Yağlanmış kalıba döküp önceden ısıtılmış fırında 180 derece de 30 dk pişirin. Benim gibi gazlı fırında yapıyorsanız 20-25 dk sonra kontrol edin çünkü çabuk pişiyor.
Puding Malzemeler;
1 Litre süt
1 su bardağı toz şeker
2 çorba kaşığı kakao ( ben vanilya kullandım )
1 çorba kaşığı nişasta (glutensiz prinç nişastası kullandım)
1 tepeleme çorba kaşığı glutensiz un.
1 çorba kaşığı tereyağ
1 paket vanilya.
Yapılışı;
Vanilya ve Tereyağı hariç tüm malzemeleri kaynayana kadar karıştırın. Kaynayınca vanilya ve tereyağını ilave edin. Koyulaşıncaya kadar karıştırın.
Soğuduktan sonra kekinizi ikiye bölüp ara katına Puding sürün daha sonra üst katına sürün. Hazırladığınız pasta kremasını son kat olarak üstüne sürün. Ben kremasını pınar vanilya proteinli süt ile yaptım hem rengi beyaz olmasın diye hemde aroma katsın diye. En sonunda üstüne Mabel bitter damla çikolata koydum.

çikolatalı kurabiye

ÇİKOLATALI KURABİYE
Malzemeler;
2 su bardağı glutensiz un
125gr tereyağ
2 su bardağı şeker (Bana fazla geldiği için ben 1,5 bardak koydum)
1 yumurta
1 paket vanilya
1 paket kabartma tozu
1 su bardağ ıMabel bitter damla çikolata
1 ölçek keçiboynuzu tozu
Yapılışı;
Tereyağ ve şekeri çırpın daha sonra yumurtayı ilave edip iyice çırpın. Sonra içine keçiboynuzu ve ununuzu eleyerek ilave edip güzelce çırpın. Ardından vanilya ve kabartma tozunu ilave edip karıştırın ve 1 su bardağı bitter damla çikolatayı içine atıp karıştırın. Daha sonra karışımın üzerini sterch filmle kapatıp 1 saat buzdolabında bekletin. Daha sonra bir tepsiye yağlı kağıt koyup yuvarlak küçük toplar halinde yerleştirin. (Size tavsiyem eğer şekilli kalıbınız varsa onda yapın çünkü glutensiz un formunu korunuyor ve yayılıyor.) Önceden ısıtılmış 180 derece fırında 30 dk pişirin. Eğer gazlı fırında yapıyorsanız 20 dk yeterlidir.
Not: Glutensiz unda normal kurabiye formu olmadığından fırından çıkardıktan sonra bıçakla aralarını kestim. Soğuduktan sonra kolayca ayrılması için.

glutensiz kremalı sebze çorbası

GLUTENSİZ KREMALI SEBZE ÇORBASI
Malzemeler;
300-400 gr brokoli
2 tane ince pırasa
1 tane kereviz
1 tane patates
2 küçük kabak
2 tane havuç
3 diş sarımsak
200 ml süt
3 kaşık glutensiz sinangil un
2 çay kaşığı kaya tuzu
4 çorba kaşığı sızma zeytinyağı (isteğe bağlı artırabilirsiniz)
Yapılışı;
Tüm sebzeleri temizleyip doğrayıp tencereye koyun üstüne çıkacak şekilde su ile doldurun. Kaynayıp haşlandıktan sonra hepsini blender da çekin. Çelik tencerenin içine yağınızı koyun ve ununuzu ilave edip kavurun ardından sebzeleri haşladığınız suyu yavaş yavaş karıştırarak ilave edin. Daha sonra blender dan geçirdiğiniz sebzeleri ilave edin ve kaynayana kadar karıştırın. Kaynadıktan sonra tuzu ilave edip biraz daha karıştırın. Ocağın altını kısıp 5 dk daha pişirin. Ocağın altını kapattıktan sonra sütü ilave edip iyice karıştırın ve tencerenin ağzını kapatıp beklemeye alın.

glutensiz hamburger

GLUTENSİZ HAMBURGER
Malzemeler;
300 - 400 gr Kıyma
Alabildiğine Schar Galeta unu
Yarım baş doğranmış soğan
Bir tutam Maydanoz
Bir tutam Karabiber
1 tane Yumurta
1 çay kaşığı kaya tuzu
1 adet Domates
6 adet kornişon turşu
3 yaprak mağrul
3 adet cheeddar peyniri
3 adet Ada Glutensiz Hamburger Ekmeği
Yapılışı;
Tüm iç malzemelerini iyi yoğurun ve 3 adet büyük köfte elde edin. Fırında ızgara yaptıktan sonra, Hamburger ekmeğinin ikiye bölün ve alt kısmına önce hamburgeri koyun ve üstüne cheeddar peynirini koyduktan sonra 1 dilim domatesi koyun ve üstüne 2 adet kornişion turşuyu dilimleyip yerleştirin. Üst ekmeği de koyarak servise hazır edin.

NOHUT UNLU BARBARA KEKİ
Malzemeler;
200 gr zeytinyağı
300 gr şeker
4 tane yumurta
1 tane limon kabuğu
125 gr Nohut Unu
125 gr Pirinç unu
50 ml süt
1 paket vanilin
1 paket kabartma tozu
Taze sıkılmış Elma yada limon suyu
Pudra şekeri yada şeker sos için
Yapılışı;
Yumurta ile şekeri iyice çırpın. Sonra zeytinyağı ekleyip çırpın. Ardından sütü ilave edip çırpın ve Nohut ununuzu ve pirinç ununuzu eleyerek içine ilave edin. 2 dk çırptıktan sonra aroma vermesi için1 limon kabuğu içine rendelenir, vanilya ve kabartma tozunu ilave edip iyice çırpın. Yağlanmış kalıba döküp önceden ısıtılmış fırında 180 derece de 30 dk pişirin. Benim gibi gazlı fırında yapıyorsanız 20-25 dk sonra kontrol edin çünkü çabuk pişiyor.
Not: İsteğe bağlı 2,5 limonu sıkın ve suyuna aldığı kadar pudra şekeri (ben şekeri blender dan geçirip kullanıyorum) ilave edin. İyice şekeri yedirdikten sonra fırından çıkan sıcak kekin üzerine dökün ve soğumaya bırakın.
Afiyet Olsun 

Hoşça, Dostça ve Sevgi ile Kalın.


Arzu BOYACI

2017-12-17

ŞİMDİ DÜŞÜN NELER EKLEMEK İSTERDİN?

ŞİMDİ DÜŞÜN NELER EKLEMEK İSTERDİN?

nazım hikmet sözleri

Evet 2017 bitiyor.. Gelmesine heyecanlanmadığım fakat gitmeden nefesimi kesen anlar yaşatan bir yıl.. Tabi şimdi kendisini böyle kuru kuru tanıtmak bir tutam saygısızlık olsa da, beklentim olmayan bir yılın bana çaktırmadan öğrettiği çok şey olmuş.

Durup sabahın 04:30'unda durum değerlendirmesi yapsam da benim değerlendirmelerim, elinde ki kitabı 20 kez okuyup bahsi geçen ülkeye bir kere bile gitme cesaretinde bulunmamış birinden farklı değil..

Aslında bu yazı da tek tek şunları ekleyelim bunları çıkaralım, 49 kez herşey çok güzel olacak diyelim, 7 dolunayda şans mantraları, yeni yıl totemleri yapalım vs. vs.gibi klişe tarifler yazıcaktım fakat anladım ki, hayat denen şeyin bir reçetesi, bir formülü, bir doğrusu yok.

Yapmam dediğiniz şeyin tam ortasında kendinizi bulmuşken, doğru/yanlış/iyi/kötü/çirkin yalnızca kelime anlamları/sözlükteki lokasyonları bakımından yerini koruyor..

Yani öyle parametreler var ki size tüm büyük sözlerinizi iade edip yerine kalbinizin olmasını istediği yeni olgular yaratıyor..

İnsan kalbini susturdukça daha yavan anılar, daha gülümse çekiyorum anlar biriktiriyor.. Sonra sesi biraz açıp, dinlemeye koyulunca görüyor ki, gitti zannettiğiniz tüm duygular/heyecanlar/cesaretler orada duruyor. Yalnızca insan neyin içinde olduğunu dışarı çıkıp bakmadan göremiyor.

Yıldan çıkmadan siz bir kendinizden çıkın, şöyle dönüp bir bakın neyin içine hapsolmuşsunuz, raflarınızda neler tozlanmış, neler pırıl pırıl gözlerini dikmiş sizi beklemiş.. Kalbinizi bir daha sessizliğe hiç alıştırmayın ki, güzel bir beste ile, yoldan geçerken birinin mırıldandığı şarkıyı ayırt etmeyi bilsin.. (Bu sırada dinlemeniz istenilen şarkı https://www.youtube.com/watch?v=hn3wJ1_1Zsg ) Hiç bir şey olmazsa sizin binlerce kez kırıldı demenize daha fazla kırılmayıp, 2018 de sizin bile inanamayacağınız şeylere cesaret etsin. Hemde her seferinde aynı istekle..

Dilerim bu yıl filmler de görüp imrendiğiniz herşeyin başrolü siz olursunuz ve kadehinizi hep mutluluklara kaldırır, özgür yarınların pencerenizden ayrılmayacağı topraklarda yaşarsınız..

Listenizde, aklınızda, karışıklıklarınızda ne olursa olsun, yeni yılınızda iyi içinizde, her an yeniden başlama cesareti yanınızda olsun..

Yeni yılınız kutlu hep birlikte olsun!

G.