Unutmadan Söylemeliyim

2018-05-18

Yumurtaların Üzerindeki Kodların Ne Anlama Geldiğini Biliyor musunuz?

Yumurtaların Üzerindeki Kodların Ne Anlama Geldiğini Biliyor musunuz?

yumurta
Marketlerden aldığımız yumurtaların her birisinin üzerinde Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından zorunlu hale getirilen bir kod yer alır. Bu kod numarası bir nevi yumurtanın kimlik numarasıdır ve üzerindeki her rakam anlam taşır, yumurtanın ne kadar organik olduğunu gösterir. Peki hangi rakam, hangi anlama geliyor?


Aslında gündelik hayatta tükettiğimiz her besin, üzerilerinde yasal olarak bulunan bazı uyarı metinleriyle ve kodlarla içeriğini ifade ediyorlar. Bu kodların anlamlarının bilinmemesi durumunda, ne tükettiğimizi anlamanın başka bir kolay yolu bulunmuyor.
Özellikle yumurta gibi sıklıkla tüketilen hayvansal gıdaların organik olma durumu, sağlığımız açısından oldukça önemli. GDO’lu besinlerin sağlık açısından tehdit oluşturduklarını düşünürsek, yumurtanın bizler için neden bu kadar önemli olduklarını da anlayabiliriz.

Hemen hemen bütün yumurtaların üzerinde bulunan bu kodlar tam olarak böyle görünüyorlar:

Takip kodları üzerindeki rakamların ifade ettikleri şeyler ise sırasıyla aşağıdaki gibi:

  • 0 ile başlayan yumurtalar, organik tavuk yumurtasıdır. Üretici firma yumurtayı organik yetiştiricilik standartlarına uygun olarak yetiştirmiş, tavuğa herhangi bir hormon uygulamamıştır. 
  • 1 ile başlayan yumurtalar, “serbest dolaşan tavuk” yumurtasıdır. Yani tavuğun rahatça gezebileceği bir alan bulunan üretim tesislerinden çıkmış yumurtalardır. Bu tavuklar için GDO’suz yem ya da hormon kısıtlaması bulunmaz. İnisiyatif üreticiye aittir.
  • 2 ile başlayan yumurtalar, kümeste kafessiz yetiştirilen tavukların yumurtalarıdır. Yani tavuklar kısıtlı da olsa belirli bir alan içinde hareket edebilmişlerdir. Yine bu kategoride de GDO’suz yem ya da hormon kısıtlaması bulunmaz. 
  • 3 ile başlayan yumurtalar, tamamen kafes içinde yetişen tavukların yumurtalarıdır. Bu tavuklar kafes içinde büyürler ve dolaşamazlar. Dolayısıyla bütün besin kaynakları üreticinin verdiği yemlerle karşılarlar. Piyasadaki en ucuz yumurtalar bunlardır.

Kısaca söylemek gerekirse, 0 haricindeki diğer rakamlarla başlayan yumurtaların organik olmadıklarını söyleyebiliriz. Paketinde “organik” ifadesi bulunan yumurtaların içinden 0 haricinde bir rakamla başlayan kod görürseniz, şüphelenmekte haklısınız. 

Ayrıca aşağıdaki görselde, takip kodunun diğer rakamlarının neler ifade ettiği de yer alıyor:

eggs

kaynak: http://www.webtekno.com/yumurtalarin-uzerindeki-kodlarin-ne-ise-yaradigini-biliyor-musunuz-h46295.html

2018-04-22

HAIRENS TAM OTOMATİK SU DALGASI SAÇ MAŞASI (denedim!)

HAIRENS TAM OTOMATİK SU DALGASI SAÇ MAŞASI (denedim!)

hair words

Ürünlerden konuşmayalı çok olmuşken, bu yeni ve tatlı arkadaşımı sizlerle tanıştırarak arayı kapatalım..

Biliyorsunuz ki sitemizde hala reklam yok. Maalesef yok, o duyguyu tadamasak, reklam işbirlikleri için unutmadansoylemeliyim@gmail.com yazamasakta, olsundu, siz bilin diye yazılıyordu, unutmadan söyleniyordu :)

Neyse bu hüzünlü konular bir yana, benim gibi saç şekillendirme konusunda el yatkınlığı, zamanı, hevesi sıfır olan bir insana kendini böylece sevdiren HAIRENS tam otomatik su dalgası saç maşası www.n11.com da satış yapan bir mağazadan almam ile kendisi ile tanıştık.

Ürünün fiyatı 230 TL civarında. Diğer markalar ile karşılaştırdığınızda daha düşük olması bir yana, Braun'un otomatik saç makinesi ile yaşadığım hezimet sonucunda fiyatına değil, videolarındaki rahatlığına kapılarak aldım. İyiki aldım!

hairens otomatik su dalgası maşası
Üründe zamanlama, sıcaklık ve saçı sararken kaç kere dönüş yapacağına dair ayarlar var. Dikkatli kullanırsanız sizi yakma ihtimali sıfır.

Sağ ve sola dönebilen başlığı ve sardıktan sonra bıraktığı doğal dalgası ise muazzam!

Zaten benim gibi değilseniz ve eliniz bir tık daha bu konuya yatkınsa kuaförünüzle uzun bir süre görüşmeyeceğinizin garantisini verebilirim.

Ben yıllarca maşa hiç kullanmadım, denemeye bile kalkmadım. İş hayatı, üşengeçlikler derken öyle bir vaktimde yoktu açıkçası ama HAIRENS tam otomatik su dalgası saç maşası ile 15 dk. da hazır oluyorsunuz ve dalgaların kalıcılığı da saçınızın cinsi aykırı değilse çok çok tatmin edici.

Özetle fiyat/performans olarak değerlendirdiğimizde bence bilinen markalara her türlü taş çıkarıcak bir ürün. Yapanların ellerine sağlık, çok dua ediyorum, bu güzel geri dönüşlerime istinaden onlarda bana dua eder diye umuyorum :)

Makineyi daha yakından tanımak isterseniz diye aşağıya almadan önce izlediğim iki youtube linkini de bırakıyorum;

https://www.youtube.com/watch?v=_oE1vrLN08Q

https://www.youtube.com/watch?v=bscF46yLi-A

Sevgiler..

2018-04-06

Karbon Ayak İzi Nedir?

Karbon Ayak İzi Nedir?

carbon foot print

Tüketim Alışkanlıklarının İzi

Karbon ayak izi, insan faaliyetlerinin doğada meydana getirdiği karbondioksit miktarıdır. Karbon ayak izi nedir? sorusunu detaylandıracak olursak, örneğin arabanız ile giderken motorun çalışması ile belli bir miktar karbondioksit açığa çıkıyor. Sadece araba için değil fosil yakıtların kullanılması ile açığa çıkan her türlü karbon salımı, karbon ayak izini oluşturuyor. Yiyecek veya diğer ürünleri alırken de bunların üretimi sırasında açığa çıkan karbona katkıda bulunmuş oluyorsunuz.
Karbon ayak izi nedir? Sorusunun cevabı aslında küresel ısınmaya sebep olan bütün aktivitelerin neden olduğu karbon salınımı ile açıklanıyor.
karbon tüketimi

Karbon Ayak İzi Nasıl Ölçülür?

Karbon ayak izi bütün karbon emisyonlarının toplamı olarak ifade ediliyor. Ne kadar karbon salınımına sebep olduğunuz hesaplanırken de günlük, aylık ve yıllık aktiviteleriniz hesaba katılıyor. Genelde yıllık olarak hesaplama yapılıyor. Karbon ayak izini ölçmenin en iyi yolu ne kadar fosil yakıt kullandığınızı ölçerek hesaplanabiliyor çünkü en büyük karbon ayak izine sebep olan etken fosil yakıtlar olarak öne çıkıyor.

İklim Değişikliği ve Karbon Ayak İzi

Küresel ısınmaya sebep olan sera gazlarının hepsi birden karbon ayak izini oluşturuyor. Bu gazlar da insanlığın doğal, bireysel ve toplumsal ihtiyaçlarını karşılamak için yapılan tüm aktiviteler sebebi ile ortaya çıkıyor. Günümüzde karbon salımı için en büyük etken sanayi olarak biliniyor. Özellikle de plastiğin üretilmesi ve işlenmesi, en fazla karbon salınımına sebep olan etkenlerden.
Atıkların geri dönüşmemesi ve dünyaya kullandığımız kaynaklarını telafi etme şansını vermemiş olmamız da çok büyük bir çevre tahribatına sebep oluyor. Bunun etkilerinin sebebi büyük çaplı olurken aynı zamanda bir ürünü satın almak veya bir yaşam tarzını benimseyerek bireysel olarak da dünyaya zarar veriliyor.
Karbon ayak izine sebep olan etkenler arasında birincil yani doğrudan ve ikincil yani dolaylı sebepler bulunuyor. Bu iki etken aslında aynı tüketim döngüsü içinde yer alıyor. Bir plastik ürün aldığımızda bununla birincil derecede karbon ayak izine sebep oluyoruz. Ürünü almamızdaki ikincil etkiler ise ürünün üretim ve taşıma gibi süreçlerinde ortaya çıkan sonuçlar ile açıklanıyor. Ürünü almadan önce ham madde bölümünden başlayıp işlenmesine ve son tüketiciye kadar gelmesine kadarki süreç ile birlikte üretilen diğer ürünleri de düşününce karbon ayak izinin nasıl arttığı daha iyi anlaşılıyor.
karbon footprint
Arabanız ile bir yerden bir yere giderek karbon ayak izine olumsuz bir katkıda bulunmuş oluyorsunuz. Bu sizin birincil katkınız oluyor. Arabanın üretilmesi sırasında açığa çıkan karbon ya da kullandığınız fosil yakıtların işlenmesi sırasındaki karbon salınımı daha büyük çapta bir etki olarak açığa çıkıyor. İkinci derece de karbon ayak izinin artmasına bu şekilde katılım sağlıyorsunuz.
Tarımsal üretim, hayvancılık, yapılaşma, orman ürünleri ve deniz ürünleri insanlık olarak ihtiyaçlarımızı karşılamak için bulunuyor. Karbon ayak izi nedir? Denince de bütün bu üretim alanlarında ortaya çıkan karbondioksit salınımını göz önünde bulunduruyoruz. Özellikle orman alanlarında yapılan uygulamalar karbon ayak izinin artışına sebep olurken telafisi de olmayacak bir yola girilmiş oluyor.
Şu anda dünyanın telafi edebileceğinin çok üzerinde bir tüketim çağında bulunuyoruz. Böyle giderse doğal kaynakların son bulması ve temiz tatlı su kaynaklarının hızlı bir şekilde yok olacağından bahsediliyor. Bunun olmaması için de hem hükümetlere hem de bireylere oldukça fazla sorumluluk düşüyor.
Karbon salınımına hem birincil hem de ikincil olarak katkıda bulunmamak için de bilinçlenmek ve duyarlılık gerekiyor.

2018-03-26

Yanından geçip gittiğimiz hayatlar..Düşündüğün kadar İyimisin?

Yanından geçip gittiğimiz hayatlar..Düşündüğün kadar İyimisin?

sorsan herkes iyidir

Bloga bu sıra yoğun şekilde duygu yüklediğimin farkındayım.. Mazur görün bu son diye söz veremicem ama bu başlangıç diye anlatacaklarım var, dinlermisiniz?

Sosyal sorumluluk adına neyi ne kadar yapıyorsunuz? Hangi taşın altına elinizi koydunuz yada koymaya niyetlendiniz bilmiyorum. Sağ elin yaptığını sol el bilmezmiş, dilerim siz dünyada fark yaratan şeyleri herkesten güzel  yapıyorsunuz ..

Ama yanından geçip gittiklerimiz var.

Bugün giderken içimiz birine takıldı. Yolun kenarında öylece oturmuş, o yağmur, o soğuk, o paramparça ayakkabılarla dilenci olmadığı her yerinden belli biri. İçine öyle çekilmiş, gözleri öyle dalmış, kafasından kimbilir hayal ettiği ne dünyalar geçiyor..

Konuşmak istememizle, iyiki dememiz arasında iki dakikalık mesafe kat ettik. Ben konuya 'hadi sana ayakkabı alalım' diye girdim. Teşekkür etti, ona ayakkabı getirecek biri varmış ve onu bekliyormuş, o gelecekmiş. Olsun! dedim. İkinci bir ayakkabının zararı yok. Teşekkür etti, ziyan olmasın dedi..

Yemek yiyelim dedim? Teşekkür etti..

Tamam çay içelim, sohbet ederiz dedim? Teşekkür etti..

Peki senin için ne yapabiliriz dedik? Cevap bizi yerle bir etti..

'Yanımdan geçen binlerce insan var ve bana hastaymışım, kirliymişim, çirkinmişim gibi davranıyor. Benimle konuşan kimse yok. Siz yanıma geldiniz, sohbet ettiniz, halimi sordunuz. Bu benim için bugünün en güzel yanı' dedi. Teşekkür etti...

Bu karşılaşmanın çok fazla ayrıntısı ve noktası var. Ama bugün aldığımız ders tek bir taneydi.

Düşündüğün kadar iyimisin?

Ben değilmişim kendi adıma bunu dürüstlükle söyleyebilirim.

Ne 351. ayakkabıya hayır demişim, nede bir gün şu mahalleyi bir dolaşıp elinden tutabileceğim yada bir yerinden bir şey yapabileceğim biri var mı diye merak etmişim. Sorsak hepimiz iyiyiz işte.

Bu hafta işi, aşkı, kişisel kavgalarınızı bir kenara bırakın. Kirli kıyafetlerin ardında tertemiz insanlar var ve sizin 'nasılsın' demeniz bile hayatlarında bir kapı açıcak belki de. Evet korkutucu gelebilir baştan belki ama bir dilenci ile gerçekten ihtiyacı olanı ayırmakta çok zor değil..

Daha bilinçli ve gerçekten iyi olduğumuz yarınlar dileği ile..

Alttaki videoyu izlemeniz tavsiyedir;

https://www.youtube.com/watch?v=TDmPcF5i5UA
G.

2018-03-18

Havada Bir Hinlik Var..

Havada Bir Hinlik Var..



Tarifi zor bazı şeylerin..

Daha ilk tadında bir eksiklik var.. Tuzu desen değil, karabiberi desen o da değil..

Ama bir yerde bir eksik var..

Askıda çok güzel olup, üstünde ya biraz bol, ya biraz dar, ya biraz bir şey işte. Ama senin kalıbın değil...

Kumaş mı, renk mi, desen mi..

Artık desen mi?

Sana göre değil..

İçinde kendini iyi hissedemiyorsun bir türlü, karşıdan bakınca ne muazzamdı halbuki.

Ve zorladığın her şey güzelliğini kaybedecek..

Çünkü beklentiler, bekleticek..

Seni de beklemişlerdi aynı duraklarda.

Bekletmiştin, belki geçerim şımarıklığında.

Sen geçmedin dün, o da gelmedi bugün.

Hayat hep adaletsiz olacak değil ya..

Soğuk bir duş, bir gece yarısı ağlaması, sonrası..

Sonrası özgürlük.

p.s: Bu yazıda yazarın dinlemenizi istediğiniz şarkı; https://www.youtube.com/watch?v=1WE22-4xF2s

G.


2018-03-08

2018-03-04

ŞEKER KURUMUNUN KAPATILMASI İLE NBŞ TEHLİKESİ?

ŞEKER KURUMUNUN KAPATILMASI İLE NBŞ TEHLİKESİ?

nişasta bazlı şeker mısır şurubu

24.12.2017 tarihi itibari ile yayınlanan kanun hükmünde kararname ile Türkiye'nin uzun yıllardır gündeminde olan şeker konusunda oldukça kritik bir bir karar alındı. Olağanüstü hal kapsamında hazırlanan 696 sayılı KHK ile Şeker Kurumu ve Alkol Piyasası kapatıldı. KHK'ya göre 17 aydır fiili olarak işlemeyen Şeker Kurumu kapatılarak Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'na bağlandı. [1] 
Bakanlık, kotaların tespiti, denetim, iç fiyat, arz talep dengesi ve spekülatif etkileri dikkate alarak şeker ticaretine ilişkin kuralları belirleyecek. Öte yandan KHK ile TAPDK da kapatıldı. Kapatılan kurumca yapılan işlemler ilgili idarelerce yeni bir işlem yapılıncaya kadar geçerliliğini koruyacak.

Peki alınan bu karar ne sonuç doğuracak? En önemli soru ise NBŞ nedir?
Kesinlikle bu durumdan etkilenecek en büyük kitle halk ve ardından şeker pancarı üreticileri olurken NBŞ üreticilerinin yüzü bir hayli gülecek. NBŞ son günlerin en popüler tartışma konusu. Şeker veya sakkaroz çoğu bitkinin bünyesinde bulunur fakat bünyesinde ekonomik olarak şeker elde edilebilecek kadar şeker bulunduran iki bitki vardır: Şeker kamışı ve şeker pancarı. Türkiye’de şekerin ana hammaddesi şeker pancarıdır.
şeker kamışı
ŞEKER PANCARI (SAKKAROZ)
Şekerler arasında en çok bilinen ve en çok üretilen sakkarozdur. Sakkaroz, şeker pancarı ve şeker kamışından elde edilir ve çay şekeri, sofra şekeri, toz şeker, kristal şeker, beyaz şeker adlarıyla bilinir. Zaman zaman tartışmalara konu olan pancar ve kamış şekeri arasında tat ve enerji açısından hiçbir fark yoktur. Her iki bitkinin şekeri de sakkaroz’ dur.
NBŞ NEDİR?
Nişasta glikoz moleküllerinden oluşan birleşik bir şeker. Mısır nişastasının kimyasal işlemlerden geçirilmesiyle elde ediliyor. Genellikle sıvı olarak üretiliyor. Nişasta parçalanarak glikoza, ardından glikoz da fruktoz' a dönüştürülüyor. Yani mısırdan elde edilen nişasta bazlı şekerde yüksek oranda fruktoz yani meyve şekeri var.Mısır şurubu, şeker pancarından elde edilen şekerden daha tatlı ama daha ucuz ve taşınması daha kolay. Bu da gıda üreticileri için daha düşük maliyet ve daha yüksek kâr anlamına geliyor. Mısır şurubunun içinde yüzde 90’ lara varan fruktoz (meyve şekeri) bulunuyor. Şeker pancarından elde edilen sakkaroz (çay şekeri) ise yarı yarıya fruktoz ve glikoz içeriyor. Sakkaroz: 100 birim, glikoz 74 birim, fruktoz ise 173 birim tatlılığa sahip.

Fruktoz içecek sanayinde tamamen şekere ikame olarak kullanılır. Nedeni de mısırdan imal edildiği için çok daha ucuz olmasıdır. Glikoz ise sanıldığının aksine şekerin ikamesi değildir, şekerin bir tamamlayıcısıdır. Genellikle şekerleme sanayinde kullanılması zorunlu bir hammaddedir.
'Rafine Şeker' insan beslenmesinin ana unsurlarından biri değildir. Geleneksel yöntemlerle üretilen tatlılarda şeker olarak kullanılan başlıca ürünler pekmez, bal ve bir yere kadar meyveler ve şeker kamışıdır. Buna karşılık özellikle yirminci yüzyılda pancar şekeri olan sakkarozun rafine edilerek elde edilmesiyle birlikte kişi başına düşen şeker tüketimi giderek artmıştır.
nişasta bazlı şekerin zararları
Mısır üretimi Ülkemizde esas atılımını hayvancılığımızın da gelişmesine bağlı olarak son 10 yılda yapmıştır diyebiliriz. 2000’ li yılların başında mısır üretimi 2 milyon tonlarda iken son yıllarda üçe katlanarak 6 milyon tonu aşmış durumdadır.
Şeker Yasasının yürürlüğe girdiği 2001-02 üretim döneminde uygulanmaya konulmasıyla belirlenen politikalar çerçevesinde NBŞ üretimine toplam A kotası şeker üretim miktarının %10’ u oranında kota tahsis edilmiş, Bakanlar kuruluna da kotayı %50 artırma yani %15’ e çıkarma yetkisi verilmiştir. Yani son alınan karar itibari ile kota %10’dan %15’e çıkmış durumda. Bunun tek nedeni ise nişasta bazlı şekerin, pancardan elde edilen şekere oranla daha ucuz olmasıydı. Şeker pancarında dünyanın 4’üncü büyük üreticisi olan Türkiye, yeterli oranda mısır üretiliyor olmasına rağmen dışarıdan ithal ettiği mısırla NBŞ üretiyor. Türkiye’de gıda maddelerinde kullanım oranı ise bazı verilere göre yüzde 30 ancak yüzde 50- 80’ lere vardığı iddia ediliyor. En büyük üretici konumundaki ABD’nin Gıda ve İlaç İdaresi FDA, Nisan 2008’de “içeriğinde yüksek fruktoz olan NBŞ suni tatlandırıcıdır” açıklaması yaptı. ABD’de bilim adamları, obezite ve obeziteye bağlı hastalıkların artışını NBŞ’ye bağlayınca, % 10 olan ABD üretim kotası, %2’ lere düşürüldü.
glikoz fruktoz
Bir diğer handikap ise GDO’lu mısır tükettirilerek halk salığının bozulması. Bu durumda yerli üreticimizi değil ithal ettiğimiz ülkeleri desteklemiş oluyoruz.
Bu nokta da en önemli konu ise NBŞ hangi ürünlerde kullanılmakta? Ketçap,mayonez, toz kahve kreması, bisküvi (tuzlu olanlarda dahil), meşrubat, şekerleme, hazır meyve suyu, çikolata, gofret, hazır puding, kek, pasta, tatlı, hazır çorba, tatlandırılmış yoğurtlar, hamburger etleri, sosisler, salata sosları, dondurma, helva, reçel, marmelat, unlu mamuller üreten sanayilerde, işlenmiş gıdalar, meyve - sebze ürünü salamurasında, alkollü içeceklerde vb gibi pek çok gıdanın üretiminde kullanılıyor. Şekerden daha ucuz olduğu için mısır şurubu tercih ediliyor.Ülkemizde üretilen Gazoz ve meşrubatların neredeyse tamamında kullanılıyor bu zehir! 
Bu durumda marketten aldığınız her ürünün içinde şeker cinsinin ne olduğunu inceleyin. Bazı ürün paketlerinde mısır şurubuna “nişasta bazlı sıvı şeker” adı veriliyor; kısaca “NBSŞ” dendiği de oluyor. ABD’de HFCS olarak isimlendiriliyor. (HFCS-55) sakaroz ile aynı tada sahipken diğeri (HFCS-42) daha az tatlıdır. HFCS-55 daha ziyade içeceklerde, HFCS-42 katı gıdalarda kullanılır. Ancak çoğunlukla etiketlerin üzerinde ne kadar fruktoz kullanıldığı belirtilmiyor.Nişasta bazlı şekerin çok düşük oranlarda olması gerekirken raflarda bulunan her üründe yüksek oranda bulunuyor. Bunun içindeki fruktoz’ un - glikoz’ un zarar vermeyeceği söyleniyor. Fakat bilim adamları yaptıkları açıklamalarda bunun tam aksini söylüyor.
PEKİ NBŞ’ NİN ZARARLARI NEDİR?
Tokluk hissi vermeyen, kanserden kalp hastalıklarına ve karaciğer yetmezliğine kadar birçok kronik hastalığa yol açtığı ileri sürülen nişasta bazlı şekerin bilinen ve tartışmasız kabul edilen en önemli etkisi, beyinde tokluk hissini uyarmıyor olması. Tıp otoriteleri, fruktozlu gıda ürünlerinin şişmanlatıcı etkisi üzerinde hemfikir. Bağımsız bilim adamları, fruktozun obeziteye ve metabolik sendroma yol açtığını ileri sürüyor.
Glikoz, vücudun tüm hücrelerinde kullanılırken fruktoz sadece karaciğer için gerekli ve bu miktar 15 gram kadar. Fazlası, ürik asit düzeyini yükseltiyor, obezliğe, depresyona, diyabete, karaciğerde ve diğer iç organlarda yağlanmaya ve devamında pankreas kanseri, kalp hastalıklarına, diş çürümesi, depresyon, böbrek, gut, tansiyon, migren, varis gibi hastalıklara yol açıyor. Yağlanma sonucu oluşan metabolik sendromla; siroz, karaciğer kanseri, karaciğer rezeksiyonu (karaciğerin bir kısmının ameliyatla alınması) ve transplantasyonu gereken hasta sayısı da gitgide artıyor. Taşsız safra kesesi iltihabı, akut pankreatit tablolarında da artış var. 

Gazlı içeceklerin en görünür zararı şişmanlık. Çünkü çok miktarda hızlı emilen şeker içeriyorlar. Bu nedenle diğer uyuşturucular gibi bağımlılık yapıyor ve haz duygusuyla birlikte vücuda zarar veriyor. Son yıllarda normal şeker yerine çok daha ucuz olan mısır şurubu (fruktoz) kullanılıyor ki şişmanlık salgınının en önemli etkeni bu tip şekerler. Mısır şurubu şişmanlık, hipertansiyon, şeker hastalığı, gut, karaciğer sirozu ve depresyon gibi hastalıkların ana nedeni.”
Kanser hücrelerinin büyümesini hızlandırıyor. Bugüne kadar yapılan pek çok araştırma, doğalın dışına taşmış şeker metabolizmasının pankreas kanserine neden olduğunu gösterdi. ABD’de 88 bin 802 kadının katılımıyla gerçekleştirilen ‘Nurses Health Study’ adlı araştırmada, 18 yıllık takip süresinde 180 kişide pankreas kanseri saptandı. Bu çalışmaya göre çay şekeri (sükroz) pankreas kanseriyle ilişkili bulunmadı. Buna karşılık özellikle vücut kitle indeksi yüksek olan ve artmış ensülin direnci bulunan bireylerde, yüksek glisemik yük ve fruktozdan (mısır şurubu şekeri) zengin diyet, pankreas kanseri olasılığını istatistiksel anlamlı bir biçimde artırdığı görüldü. Multiethnic Cohort adlı çalışmada ise diyetteki glisemik yük (bir yiyeceğin bir porsiyondaki gerçek karbonhidrat miktarı), eklenen şekerler ve karbohidratların pankreas kanseri oluşturma riski araştırıldı.
8 yıl izlenen 162 bin denekten 434’ünde pankreas kanseri ortaya çıktı. Analiz sonucunda nişasta bazlı şekerde bol miktarda bulunan fruktozun pankreas kanseri ile istatistiksel anlamlı ilişkili olduğu gösterildi.
Bütün bunların yanı sıra; Şekersiz kola reklamı yasak ama karara uyan yok. Türkiye Şeker-İş Sendikası, Nisan 2008’de; Coca-Cola ve Pepsi firmaları tarafından piyasaya sürülen ve ‘zero sıfır şeker’ ile ‘şekersiz maksimum tat’ sloganlarıyla tanıtılan “Coca Cola Zero” ve “Pepsi Max” isimli ürün reklamlarının durdurulması için Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Reklam Kurulu Başkanlığı’na şikâyet başvurusunda bulundu. 12 Ağustos 2008’de karara varan Reklam Kurulu, “söz konusu ürünlerde hiç şeker bulunmadığı izleniminin yaratıldığına ve reklamların tüketicileri yanıltıcı ve aldatıcı nitelikte olduğuna” karar verdi.
TÜRKİYE’ DE HANGİ FİRMALAR BU ÜRETİMİ YAPIYOR PEKİ?
Türkiye’de NBŞ üreten sadece 5 şirket var! Bunlardan Cargill’ın kapasitesi 400 bin ton, Adana’da bulunan Amylum’un kapasitesi 250 bin ton, Ülker- Cargill ortaklığındaki Pendik Nişasta’nın kapasitesi 110 bin ton, Tat firmasının kapasitesi 70 bin ton ve Sunar’ın kapasitesi 55 bin ton mısır. Bu 5 tesisten biri olan Pendik Nişasta Sanayi, Ülker Grubu’na ait. Ülker Grubu, Pendik Nişasta Sanayi tesisinde Cargill ile ortak olarak mısır şurubu üretiyor. DAHA UCUZ KOLA, DAHA ÇOK NBŞ Üç büyük kola üreticisi, içeceklerini tatlandırmak için pancar şekeri yerine, daha ucuz olan “mısır şurubu” kullanmayı tercih ediyor. NBŞ üreten 5 firma arasında yer alan Ülker, piyasanın en büyük şirketi olan Cargill’a ortak ve neredeyse tekel konumunda. Ülker aynı zamanda NBŞ’yi en çok kullanan gıda üreticisi olduğu için de bu üretimden en çok kâr eden firma konumunda. Üstelik Ülker daha önce Bakanlar Kurulu’nun üretim kotasını aşmayı da başarmıştı.
Sonuç olarak; marketten aldığınız her ürünün içinde şeker diliminin ne olduğunu inceleyin (bir çoğunda ne yazık ki belirtilmiyor.) Kendiniz ve özellikle çocuklarınıza yedirdiğiniz her gıdada buna dikkat edin. . Mümkün olduğunca evinizde hazırladığınız yiyecekleri tüketin ve çocuklarınıza tükettirin. Artık internet sayesinde evde kolaylıkla bir çok atıştırmalık hazırlamanız mümkün. Keşke olumsuz etiketlerinden dolayı reklamların yasaklanması da mümkün olsa.
Hoşça, Dostça ve Sevgi le Kalın
Arzu BOYACI